
Eskisi Gibi Değil: Metal Müzik Yumuşuyor Mu?
7 Şubat 2025
Konser İncelemesi: Gutalax (7,8 Şubat 2025, Dorock HMC)
14 Şubat 2025Modern metal sahnesinde devrim yaratan gruplardan biri olan Avenged Sevenfold, sonunda Türkiye’deki hayranlarıyla buluşmaya hazırlanıyor. Yıllardır Avrupa turnelerinde headline olarak sahne almalarına rağmen, Türkiye’ye hiç uğramamış olmaları hayranlar arasında hep bir soru işareti yaratmıştı. Ama bu bekleyiş nihayet sona eriyor. Avenged Sevenfold, Türkiye’ye ilk kez geliyor!
Grubu sadece sahnedeki enerjisiyle değil, perde arkasındaki hikayeleriyle de ele almak gerekiyor. Bu yazıda herkesin bildiği şeyleri değil, az bilinen detayları keşfedeceğiz.
THE REV: GRUBUN KAYBETTİĞİ RUH VE MÜZİĞE BIRAKTIĞI İZ

Avenged Sevenfold’un kariyerindeki en büyük kırılma noktası 2009 yılında The Rev’in trajik ölümüydü. O sadece grubun davulcusu değil, aynı zamanda besteci, söz yazarı ve vokalist olarak da grubun ruhuydu. “A Little Piece of Heaven”, onun sanatsal vizyonunun en büyük kanıtlarından biri.
Onun kaybı, grup için o kadar sarsıcıydı ki dağılma fikrini bile gündeme getirdiler. Ancak The Rev’in anısını yaşatmak için Mike Portnoy (Dream Theater), “Nightmare” albümünün kayıtlarında davul çalarak gruba destek oldu. Portnoy, The Rev’in demo kayıtlarındaki davul partisyonlarına sadık kalarak albümün tamamlanmasını sağladı ve 2010’daki turnede gruba eşlik etti.
Ama The Rev’in varlığı sadece Portnoy’un dokunuşuyla sınırlı kalmadı. “Nightmare” albümünde The Rev’in demo kayıtlarından alınan vokalleri de kullanıldı. Özellikle “Fiction” şarkısında, onun sesi hala duyulabiliyor. Bu şarkıyı kaydetmesinden sadece üç gün sonra hayatını kaybetmesi, şarkıya ürkütücü ama bir o kadar da anlamlı bir derinlik kattı.
The Rev’in ardından A7X, Arin Ilejay ve daha sonra Brooks Wackerman’ı kadrosuna katarak yoluna devam etti. Ama birçok hayran için The Rev’in ruhu, A7X’in müziğinde hâlâ yaşamaya devam ediyor.
AZ BİLİNEN AVENGED SEVENFOLD GERÇEKLERİ
Synyster Gates’in müzikal eğitimi caz üzerine. A7X’in teknik gitar sololarındaki farklılıkların nedeni, Syn’in küçük yaşlardan itibaren caz gitarı eğitimi alması. Babası da müzisyen olduğu için, onu klasik rock ve blues ile yetiştirdi. Bu yüzden onun sololarında sıradan metal gitaristlerinden farklı bir akıcılık ve armonik derinlik var.
Zacky Vengeance, metalden önce punk çalıyordu. A7X öncesinde MPA (Mad Porno Action) adlı bir punk grubunda yer aldı. Onun geçmişi, Avenged Sevenfold’un agresif ritim gitar sound’unu da etkiledi.
Avenged Sevenfold, Call of Duty evreninde birden fazla kez yer aldı. 2011’de “Not Ready to Die” şarkısını Call of Duty: Black Ops için yapmışlardı. Daha sonra “Carry On” şarkısı Call of Duty: Black Ops II oyununda kullanıldı ve grup, oyunda karakter olarak da yer aldı. 2023’te ise “Nobody” ile seriye geri döndüler.

Avenged Sevenfold’un maskotu “Deathbat”ın özel bir hikayesi var. Albüm kapaklarında sıkça gördüğümüz “ölüm meleği” figürü aslında sadece bir tasarım değil. Grubun hayranları bu figüre “Deathbat” adını verdi ve zamanla A7X’in önemli sembollerinden biri haline geldi.

M. SHADOWS VE GÜREŞ DÜNYASI: AEW Mİ, WWE Mİ?
M. Shadows’un profesyonel güreşe olan ilgisi biliniyor ama az kişinin farkında olduğu bir detay var: WWE yerine AEW’yi daha iyi bulduğunu açıklaması.

Birkaç yıl önce yaptığı bir açıklamada “AEW, WWE’den daha iyi” gibi bir yorum yapınca WWE hayranları tarafından büyük tepki gördü. Ancak bu durumun arkasında farklı bir sebep olabilir: Chris Jericho.
Chris Jericho, AEW’nin en büyük yıldızlarından biri olmasının yanında, aynı zamanda Fozzy grubunun vokali. Avenged Sevenfold ve Fozzy, yıllardır aynı festivallerde sahne aldı ve Jericho ile M. Shadows’un yakın arkadaş olduğu biliniyor. Büyük ihtimalle Shadows’un AEW’ye olan sempatisi, Jericho ile olan dostluğundan kaynaklanıyor.
Ama ilginç olan şu: M. Shadows, WWE 2K18 oyununda karakter olarak yer aldı. Yani WWE ile de geçmişi var ama tercihini AEW’den yana kullanıyor.

TÜRKİYE’DEKİ İLK A7X KONSERİ: BEKLENTİLER VE SETLIST
Avenged Sevenfold’un Türkiye’ye ilk kez gelmesi, hayranlar için sadece bir konser değil; yıllardır süren bekleyişin sonu ve grubun müziğine duyulan sevginin bir kanıtı olacak. Grubun canlı performanslarının ne kadar büyük ve gösterişli olduğu biliniyor. Türkiye konserinin de hem görsel hem de işitsel olarak inanılmaz bir deneyim sunması bekleniyor.
Muhtemel setlist’te yer alması beklenen şarkılar:
-Hail to the King
-Nightmare
-Bat Country
-Unholy Confessions
-Afterlife
-Shepherd of Fire
-Nobody
-We Love You

Bu konser, sadece bir konser değil; bir dönüm noktası olacak.
Avenged Sevenfold, yıllardır Türkiye’de büyük bir hayran kitlesine sahip. Onları canlı izlemek isteyen binlerce kişi için 4 Haziran’da Neo Events organizatörlüğünde Life Park’ta gerçekleşecek gece, sadece bir müzik etkinliği değil; yılların bekleyişinin, tutkunun ve bağlılığın karşılığı olacak. M. Shadows’un sahnedeki enerjisi, Synyster Gates’in soloları, grubun hayranlarıyla kurduğu özel bağ… Hepsi, bu konseri unutulmaz kılacak.
Avenged Sevenfold, müzikleriyle sınırları aşmaya, sahnede devleşmeye ve hayranlarının kalplerinde özel bir yer edinmeye devam edecek.
Enes Taştan