
İnceleme: “Dååth – The Deceivers”
6 Aralık 2024
Röportaj: Ozan Tunç (Diabolical Raw)
24 Aralık 20242012 yılında kurulan Nightborn, thrash metal ruhunu modern bir dokunuşla birleştirerek dinleyicilerini sert ama melodik bir yolculuğa çıkarıyor. Yeni EP’leri Hammer of the Heretic, bu kimliğin güçlü yansımalarından biri. EP, grubun 2022 albümü Unhuman’ın enerjisini temel alarak oluşturulmuş gibi gözüken bir çalışma. Bu dört parçalık koleksiyon, grubun thrash metale olan bağlılığını korurken, yeni sesler ve temalarla risk almaktan çekinmediğini gösteriyor. Hızlı riffler, cesur melodiler ve düşündürücü sözlerle dolu olan EP, Nightborn’un yoğun ve kendine özgü tarzını kaybetmeden nasıl evrildiğini gözler önüne seriyor.

EP’ye de adını veren Hammer of the Heretic, bu enerjiyi korurken önceki parçaya nazaran biraz daha farklı bir hava sunuyor. Yüksek enerjili bir thrash anthem olan bu parça, ortalardaki groovy ve melodik geçişle kendini öne çıkarıyor. Parça, Engizisyon’dan esinlenerek cadıların ve sapkınların gözünden bir intikam hikayesi olarak yeniden tasarlanmış. Storytelling yönü güçlü olan bu parça, isyan ve varoluşsal sorular gibi temalar içeren şarkı sözleriyle katmanlı bir şekilde ilerliyor. Müzikal olarak, keskin riffler ve dinamik geçişlerle dolu olmasıyla, grubun agresyon ile melodiyi harmanlama becerisini gösteriyor. Yoğun tempo ile daha düşünceli interlude’ların karışımı, bu parçayı EP’nin öne çıkanlarından biri haline getiriyor.
Pulls of Darkness, albüme daha atmosferik ve kasvetli bir hava katıyor. Akustik bir intro ile başlayan şarkı, ardından melodik black metal sularına dalıyor. Parça, karanlığın cazibesiyle alakalı. Işık ve gölge arasındaki gerilimi, hem kişisel hem de evrensel bir şekilde yansıtıyor. Pulls of Darkness, sadece müzikal atmosferiyle değil, ismiyle de ilginç bir hikâye barındırıyor. Şarkının adı, 1990’larda arkadaşlar arasında oynanan bir RPG oyunundan ve içlerinden bir tanesinin “pools” kelimesini yanlışlıkla “pulls” olarak telaffuz etmesinden adını almış. Dissection – Storm albümünden etkiler taşıdığı belirtilen parça, thrash ve black metal unsurlarının bu şekilde harmanlanmasıyla melankolik, ama EP’nin genel tonuna uygun bir hale getiriyor.
EP, The Undertow adlı parçayla sona eriyor ve diğerlerinden daha fazla death metal etkisi taşıyor. Diktatörlük ve teokrasilere karşı duyulan nefreti konu alan parça, direkt ve sert sözleriyle dinleyiciyi yakalıyor. Başlangıçta yavaş, heavy ve groove odaklı olarak planlanan şarkı, yazım sürecinde grubun artan öfkesiyle hızlanarak neredeyse bateristi zorlayacak bir tempoya ulaşıyor. Şarkının ortasında yer alan riff’lerden biri, 1995’teki Aeon zamanlarından kalma. Bu nostaljik dokunuş şarkıya ayrı bir derinlik katıyor. Normalde planlanmayan blast beat bölümleri ise anlık bir ilhamla dahil edilmiş ve şarkının yoğun death metal atmosferini tamamlamış. Hem kaotik hem de sağlam yapısıyla enerjisini sürekli artırarak ilerleyen parça, EP’nin sınır tanımayan doğasına uygun, etkileyici bir kapanış sunuyor.
Hammer of the Heretic’in en güçlü yanlarından biri de EP boyunca hissedilen genre çeşitliliği. Her parça kendi kimliğine sahip; Impenitent Ones’ın doğrudan thrash yapısından, Pulls of Darkness’ın karanlık ve black metal etkili havası, ve de The Undertow’un death metal yoğunluğuna kadar. Bu çeşitlilik, EP’yi sadece dört şarkıdan oluşmasına rağmen dinamik hissettiriyor. Tam bir albüm yerine EP yayınlama kararı, grubun enerjisini odaklamasına ve daha sıkı bir çalışma ortaya koymasına olanak tanımış gibi görünüyor.
EP’nin prodüksiyonu da dikkat çeken bir diğer yön. Oldukça nadir bulunan Ken Lawrence Explorer gitarı kullanılarak kaydedilen parçalar, her enstrümanın en iyi yönlerini ortaya çıkaran net ve güçlü bir sese sahip. Simon McKay’in(Agonist) baterileri ve Hubert Wiecek’in(ex-Decapitated, Dieth) bassline’ları şarkılara sağlam bir ritim temeli oluşturuyor. Montreal’de Remi LeGresley tarafından mixlenip masterlanan kayıtlar, canlı bir performansın enerjisini koruyor.
Lirik olarak EP, psikolojik korku ve varoluşsal sorgulamalardan, baskıya karşı isyana kadar ağır temaları ele alıyor. Konular yoğun gibi görünse de, dinleyiciyi sıkmadan ilgi çekici bir şekilde işleniyor. Bu temaları müziklerine adapte etmekteki ustalıkları, grubun şarkı yazarlığında da olgunlaştığını gösteriyor.Hammer of the Heretic, Nightborn’un diskografisine güçlü bir ekleme ve grubun nasıl evrildiğinin iyi bir örneği. Deneysel çalışmaktan korkmadıkları açık, ancak bu süreçte kendilerini tanımlayan temel unsurlardan da çok uzaklaşmıyorlar. Thrash metal hayranları bu EP’de sevecekleri pek çok şey bulabilir, birçok türe aşina olan dinleyiciler ise sunulan çeşitlilik ve derinliği takdir eder diye düşünüyorum. Hızlı ve agresif riff’lerden, düşündürücü sözlere ve cilalı ama yoğun prodüksiyona kadar, burada herkes için bir şeyler var. Metal hayranları için mutlaka dinlenmesi gereken bu EP, grubun gelecekteki potansiyeli için de umut verici bir işaret.
Miray Kurt